ABD NİÇİN ASKERİ YARDIM YAPARMIŞ?
Türkiye ve Yunanistan gibi ülkeler Marshall yardımı ile serpilen ve komünist tehdide karşı güvenceye kavuşan ülkeler. 1947'de başlayan yardımın gerekçesi o kadar açıktı ki tartışılmadı bile. Bu arada ilan edilmesi an meselesi olan İsrail devletinin de psikolojik ve fiziki desteğe ihtiyacı olduğundan, Amerikan Kongresi'nde itiraf edilen bir görüşe göre Türkiye ve Yunanistan bu amaçla da Marshall yardımına 'nail' olmuşlardır.
Dünyaya ilan edilen gerekçeye göre, Sovyetler Birliği sıcak denizlere inebilir, en azından fikri açıdan dost ve zor durumdaki ülkeleri devşirebilirdi. Buna bu yardımla engel olunmalıydı. Ancak gerçek niyetin ne olduğu sonradan ortaya çıktı. Amerika bir yıl sonra kurulacak İsrail devletine tampon vazifesi görecek ülkeler hazırlıyordu. İran da psikolojik olarak bu pakta dahildi. Çünkü Marshall yardımları Kongre'de izah edilirken öyle söylenmişti.
MARSHALL'IN KERRAKESİ!
Harry Magdoff'un Odak Yayınlarınca yayınlanan "Emperyalizm Çağı" adlı kitabının 148. sayfasında ilginç bir bölüm var. Amerikanın niçin askeri yardım yaptığını buradan gayet net bir şekilde öğreniyoruz:
"Askeri yardımlarımızın asıl amacı, azgelişmiş ülke askerlerini ABD ideolojisine göre yetiştirmek ve onlardan gelecekte, gerektiğinde o ülke yönetiminde yararlanmaktır.
"Daha kesin olarak belirtmek gerekirse, Latin Amerika'ya yaptığımız yardımlarda güttüğümüz temel amaç, gerekli olduğu yerlerde, polis ve diğer güvenlik kuvvetleriyle birlikte, gereksinilen iç güvenliği sağlayacak yetenekte askeri ve yarı-askeri güçlerin yetiştirilmesine yardımcı olmaktır"
ABD'nin Türkiye gibi ülkelere bakış açısını ve biçtiği misyonu göstermesi açısından bir de ilginç bir mektup var ortada. Amerika'nın sayılı zenginlerinden Nelson A. Rockefeller'ın 1956 yılında ABD Başkanı Eisenhower'a yazdığı ve aradan geçen yarım asırlık zamana rağmen değerini kaybetmemiş oldukça önemli bir vesika. Mektup, haftalık ANT dergisi tarafından ilk kez 9 Mart 1969 tarihli sayıda yayınlandı. Kaynak ise H.O.Connor'un "Petrol İmparatorluğu" adlı kitabının Almanca baskısının 275 ve 280'inci sayfalarıydı. Mehmet Emin Değer'in "Oltadaki Balık Türkiye" adlı kitabına da başlık olan mektup yedi buçuk kitap sayfası tuttuğu için hepsini iktibas edemiyoruz. Rockefeller, ABD'nin dünyanın bir çok bölgesinde neler yapması gerektiğini başkana arzettikten sonra ülkeleri üç grup halinde tasnif ediyor. Birinci grupta değerlendirdiği Türkiye ile ilgili bölümünü önemine binaen iktibas ediyoruz:
TÜRKİYE OLTADAKİ BALIK!
"Sevgili Başkanım,(...) Birinci gruba; bizimle dost olan ve bize uzun süreli, sağlam askeri paktlarla bağlanmış olan antikomünist hükümetlerin iktidarda olduğu ülkeler girer. Bu ülkelere yapılacak yardımlar ve açılacak krediler öncelikle askeri nitelikte olmalıdır. Oltaya yakalanmış balığın yeme ihtiyacı yoktur. Bu noktada Dışişleri Bakanlığı ile aynı fikirdeyim, genişletilmiş iktisadi yardım, örneğin Türkiye'ye, bazı hallerde düşünülenin tersi sonuçlar verebilir. Yani bağımsızlık eğilimini arttırıp, mevcut askeri paktları zayıflatabilir. Bu tip ülkelere -Türkiye gibi-doğrudan doğruya iktisadi yardım da yapılabilir, ama bu ancak bize uygun ve bağlı hükümetleri iktidarda tutacak ve bize düşman muhalifleri zararsız bırakacak biçim ve miktarda olmalıdır.
"Bunlarla ilişkili olarak özel sermaye yatırımlarını da ayarlamak gereklidir. Hükümet, özel sermaye yatırımlarını cesaretlendirmeli ve onlardan akıllıca yararlanmasını bilmelidir. Bu yatırımlar yardımıyla bir çok politik amaca ulaşılabilir. Bu tip özel sermaye yatırımları, zamanla bütün gayrimeşru muhalefeti ve politikamıza karşı mukavemeti ortadan kaldırabilmeli veya nötralize edebilmelidir. Ayrıca bizi desteklemekte kararsız ve sallantılı olan bütün şahsi teşebbüs ve menfaat çevrelerini etkilemelidir. Aynı zamanda ABD ile işbirliğine hazır yerli işadamlarına yardım arttırılmalı ve böylece bu işadamlarının, ilgili ülkenin ekonomisindekilit noktalarını ele geçirmeleri, buna dayanarak politik etkilerinin artması sağlanmalıdır." (M.E.Değer. Oltadaki Balık Türkiye. shf:344)
*BBE
Türkiye ve Yunanistan gibi ülkeler Marshall yardımı ile serpilen ve komünist tehdide karşı güvenceye kavuşan ülkeler. 1947'de başlayan yardımın gerekçesi o kadar açıktı ki tartışılmadı bile. Bu arada ilan edilmesi an meselesi olan İsrail devletinin de psikolojik ve fiziki desteğe ihtiyacı olduğundan, Amerikan Kongresi'nde itiraf edilen bir görüşe göre Türkiye ve Yunanistan bu amaçla da Marshall yardımına 'nail' olmuşlardır.
Dünyaya ilan edilen gerekçeye göre, Sovyetler Birliği sıcak denizlere inebilir, en azından fikri açıdan dost ve zor durumdaki ülkeleri devşirebilirdi. Buna bu yardımla engel olunmalıydı. Ancak gerçek niyetin ne olduğu sonradan ortaya çıktı. Amerika bir yıl sonra kurulacak İsrail devletine tampon vazifesi görecek ülkeler hazırlıyordu. İran da psikolojik olarak bu pakta dahildi. Çünkü Marshall yardımları Kongre'de izah edilirken öyle söylenmişti.
MARSHALL'IN KERRAKESİ!
Harry Magdoff'un Odak Yayınlarınca yayınlanan "Emperyalizm Çağı" adlı kitabının 148. sayfasında ilginç bir bölüm var. Amerikanın niçin askeri yardım yaptığını buradan gayet net bir şekilde öğreniyoruz:
"Askeri yardımlarımızın asıl amacı, azgelişmiş ülke askerlerini ABD ideolojisine göre yetiştirmek ve onlardan gelecekte, gerektiğinde o ülke yönetiminde yararlanmaktır.
"Daha kesin olarak belirtmek gerekirse, Latin Amerika'ya yaptığımız yardımlarda güttüğümüz temel amaç, gerekli olduğu yerlerde, polis ve diğer güvenlik kuvvetleriyle birlikte, gereksinilen iç güvenliği sağlayacak yetenekte askeri ve yarı-askeri güçlerin yetiştirilmesine yardımcı olmaktır"
ABD'nin Türkiye gibi ülkelere bakış açısını ve biçtiği misyonu göstermesi açısından bir de ilginç bir mektup var ortada. Amerika'nın sayılı zenginlerinden Nelson A. Rockefeller'ın 1956 yılında ABD Başkanı Eisenhower'a yazdığı ve aradan geçen yarım asırlık zamana rağmen değerini kaybetmemiş oldukça önemli bir vesika. Mektup, haftalık ANT dergisi tarafından ilk kez 9 Mart 1969 tarihli sayıda yayınlandı. Kaynak ise H.O.Connor'un "Petrol İmparatorluğu" adlı kitabının Almanca baskısının 275 ve 280'inci sayfalarıydı. Mehmet Emin Değer'in "Oltadaki Balık Türkiye" adlı kitabına da başlık olan mektup yedi buçuk kitap sayfası tuttuğu için hepsini iktibas edemiyoruz. Rockefeller, ABD'nin dünyanın bir çok bölgesinde neler yapması gerektiğini başkana arzettikten sonra ülkeleri üç grup halinde tasnif ediyor. Birinci grupta değerlendirdiği Türkiye ile ilgili bölümünü önemine binaen iktibas ediyoruz:
TÜRKİYE OLTADAKİ BALIK!
"Sevgili Başkanım,(...) Birinci gruba; bizimle dost olan ve bize uzun süreli, sağlam askeri paktlarla bağlanmış olan antikomünist hükümetlerin iktidarda olduğu ülkeler girer. Bu ülkelere yapılacak yardımlar ve açılacak krediler öncelikle askeri nitelikte olmalıdır. Oltaya yakalanmış balığın yeme ihtiyacı yoktur. Bu noktada Dışişleri Bakanlığı ile aynı fikirdeyim, genişletilmiş iktisadi yardım, örneğin Türkiye'ye, bazı hallerde düşünülenin tersi sonuçlar verebilir. Yani bağımsızlık eğilimini arttırıp, mevcut askeri paktları zayıflatabilir. Bu tip ülkelere -Türkiye gibi-doğrudan doğruya iktisadi yardım da yapılabilir, ama bu ancak bize uygun ve bağlı hükümetleri iktidarda tutacak ve bize düşman muhalifleri zararsız bırakacak biçim ve miktarda olmalıdır.
"Bunlarla ilişkili olarak özel sermaye yatırımlarını da ayarlamak gereklidir. Hükümet, özel sermaye yatırımlarını cesaretlendirmeli ve onlardan akıllıca yararlanmasını bilmelidir. Bu yatırımlar yardımıyla bir çok politik amaca ulaşılabilir. Bu tip özel sermaye yatırımları, zamanla bütün gayrimeşru muhalefeti ve politikamıza karşı mukavemeti ortadan kaldırabilmeli veya nötralize edebilmelidir. Ayrıca bizi desteklemekte kararsız ve sallantılı olan bütün şahsi teşebbüs ve menfaat çevrelerini etkilemelidir. Aynı zamanda ABD ile işbirliğine hazır yerli işadamlarına yardım arttırılmalı ve böylece bu işadamlarının, ilgili ülkenin ekonomisindekilit noktalarını ele geçirmeleri, buna dayanarak politik etkilerinin artması sağlanmalıdır." (M.E.Değer. Oltadaki Balık Türkiye. shf:344)
*BBE
ülkeyi maymun ettiniz balık ettiniz sırada ne var eşek ayı öküz goril şempaze SÖYLERMİSİNİZ
YanıtlaSil